Ekoloji Birliği, Pandemi koşullarına rağmen Mersin’de yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS)'nin derhal durdurulması için çağrıda bulundu.
TALAT BECEREK
Ekoloji Birliği tarafından yapılan çağrıda şöyle denildi:
Pandemi koşullarına rağmen Mersin’de yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) ülke gündemi olmaya devam ediyor!
Santral inşaatında yaşanan patlama çevresinde yaşayan halkın yaşam alanlarını çok yakından etkiledi ve bir sürü konutun ve araçların camları kırıldı! Patlamanın etkisiyle 86 ev zarar görürken, halk büyük korku ve endişe yaşadı. Mersin Valiliği patlamanın olağan patlatma olduğunu açıkladı. Yeni tesisler için alan açma gerekçesiyle yapıldığı belirtilen patlatmanın bile çevreyi bu derece etkileyecek şekilde yapılması, santral inşaatını gerçekleştirenlerin ve patlatma hesaplarını yapanların nasıl gayri ciddi olduğunu bir kez daha gösterdi. Daha önce de temel inşaatı sırasında çatlaklar meydana gelmiş ve durum kamuoyundan gizlenmeye çalışılmış, denetim taleplerine izin verilmemişti.
Yıllardır nükleer santrallerin yapılmasını savunanlar ve tepkilere kulak tıkayanlar, bugün yaşananlar karşısında yine sessizliğini koruyor. Nükleer santrallerde tehlike işaretleri artmaya başladı. Temelinde çıkan çatlaktan sonra patlatılan dinamitler nedeniyle bölge halkının yaşadığı sıkıtıla, nükleer santral çalışmalarından vaz geçilmesinin de bir işareti olmalı.
"Hiroşima ve Nagazaki’ye atılan atom bombalarının toplamından 200 kat fazla radyasyon"
Patlama nedeniyle zararların tespit edilmeye çalışıldığı açıklansa da tazmin etmek çözüm değil…Nükleer santraller varlığını sürdükçe tehdit olmaya devam edecektir.
Çernobil patlaması Hiroşima ve Nagazaki’ye atılan atom bombalarının toplamından 200 kat fazla radyasyon etkisi gösterirken, Ukrayna’da 18 bin kilometre kare tarım alanı ve 35 bin kilometre kare ormanlık alan kirlendi. Bu gerçekler somut olarak bilinirken nükleer santrallerden bir an önce vaz geçilmelidir.
Nükleer santraller de diğer enerji yatırımları gibi “enerji gereksinimi” iddiasıyla yapılmaktadır. Oysa Eylül 2020 verilerine göre Türkiye’nin elektrik kurulu gücü 95 bin mW’tır. Buna karşın tüketilen enerji ise 49 bin mW’tır. Yani kurulu güç fazlası vardır. Mevcut tesisler tam kapasite çalıştırılamamaktadır. Bu durum enerji politikasının değiştirilmesi gerektiğinin somut kanıtıdır.
"Nükleer ısrarından vazgeçin"
Dünya ülkeleri nükleer santrallerden hem yapım aşamasında hem de sonrasında olası kazalar nedeniyle yol açtığı ekolojik yıkımlar nedeniyle vazgeçerken ve mevcut santralları kapatırken bizim ülkemizdeki nükleer ısrarını kabul etmek mümkün değildir.
Akkuyu Ve Sinop Nükleer Güç Santrallarından Acilen Vaz Geçilsin!
Ekoloji Birliği
Çernobili, Fukushimayı Unutmadık!
Nükleer Ölümdür!
Kaynak: Ekoloji Birliği