Kocaeli Çevre Platformu Basın Açıklaması “Çevreyi Değil, Sermayeyi Koruyan Bu Yasadan Vazgeçin!”
“Çevreyi Değil, Sermayeyi Koruyan Bu Yasadan Vazgeçin!”
İşte açıklama...
Türkiye Büyük Millet Meclisi Enerji Komisyonu'ndan geçerek genel kurula gönderilen ve Çevre Kanunu, Maden Kanunu, Mera ve Orman Kanunu gibi birçok temel çevre mevzuatında değişiklik öngören torba yasa teklifi; kamu yararını, doğa hakkını ve Anayasa’yı açıkça ihlal etmektedir.
Bu yasa teklifi ile çevreyi korumakla yükümlü olan devlet, aksine bir tutumla, şirketlere süper yetkiler ve bazı şirketlere özel imtiyazlar tanıyarak doğayı sınırsızca kirletmenin, talan etmenin önünü açmaktadır. Bu yaklaşım, Anayasa’nın 56. maddesinde güvence altına alınan sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına, 169. maddede tanımlanan ormanların korunmasına ilişkin devlete yüklenen pozitif yükümlülüklere ve meraların, zeytinliklerin ve tarım alanlarının korunmasına dair yasal ilkelere açıkça aykırıdır.
Yasa teklifinde yer alan “süper izin” uygulaması, idarenin denetim ve kamu yararı gözetme görevini etkisizleştirmekte, çevreyi korumakla görevli olan kurumların yetkilerini devre dışı bırakmaktadır. Bu düzenleme ile şirketlere, çevresel etkiler dikkate alınmadan, tüm izinleri aşan tekil kararlarla faaliyet yürütme hakkı tanınmak istenmektedir. Bu ise kanunların genelliği ilkesine aykırıdır; çünkü hukukta normlar bireyler için değil, toplumun geneli için yapılır. Bu teklif, kişiye özel düzenlemelerle mevzuat bütünlüğünü parçalamakta, hukuk devleti ilkesini zedelemektedir. Bu yasa yalnızca kağıt üzerinde değil, uygulanacağı yerlerde doğrudan çevre tahribatına yol açacak bir tehdittir. Kocaeli’nde hâlihazırda planlanan haddelhane projeleri, çöp işleme tesisleri, liman bölgelerindeki kimyasal üretim ve depolama tesisleri gibi çevresel etkileri yüksek projeler, bu yasa ile çok daha hızlı ve denetimsiz bir biçimde hayata geçirilebilecektir. Bu durum yalnızca doğayı değil, halk sağlığını da doğrudan tehdit etmektedir. Bu noktada halkın hafızasında önemli bir yer tutan bir örneği hatırlatmak isteriz: Kocaeli’nin 100 yıllar boyunca simgesi olan Yarımca Kirazı, sanayileşmenin önünü açan benzer politikalar nedeniyle bugün yok olmuştur. Bu yasa ile aynı kader, Türkiye'nin kültürel ve ekonomik değeri olan zeytinlik alanlar için de hazırlanıyor. Zeytin, yalnızca bir tarım ürünü değil, bir yaşam biçimi, bir kimliktir. Yarımca’da kiraz nasıl sanayiye kurban edildiyse, zeytin de bu yasa ile göz göre göre silinecektir.
Bizler Kocaeli Çevre Platformu olarak bu yasa teklifini;
-Anayasaya aykırı buluyoruz.
-Çevreyi değil, şirketleri koruduğunu görüyoruz.
- Kamu yararı değil, sermaye yararına bir düzenleme olduğunu ilan ediyoruz.
Devletin görevi çevreyi şirketlerden korumaktır; şirketleri çevreden değil. Bu yasa ile devlet, çevreci değil sermayeci bir karaktere bürünmektedir. Oysa çağdaş bir hukuk devletinde ekosistem hakkı, kuşaklar arası adalet ve çevresel eşitlik önceliklidir. Bu teklif, yalnızca çevreyi değil, hukuku da, toplumsal barışı da tahrip etmektedir.
Bu nedenle diyoruz ki:
Bu yasadan derhal vazgeçilmelidir!
Toplumun, doğanın, gelecek kuşakların ve hukukun yararına bu teklif geri çekilmelidir.
Kocaeli Çevre Platformu olarak bu yasanın geri çekilmesi için hukuki alanda, meclis nezdinde ve kamuoyu düzeyinde her türlü demokratik ve meşru mücadeleyi sürdüreceğimizi kamuoyuna duyuruyoruz
KOCAELİ ÇEVRE PLATFORMU