İki günlük eğitimde geleceğin diyetisyenlerine, ithal ürünler yerine sağlıklı, besleyici, mili besinimiz bulgura diyet listelerinde daha fazla yer verilmesi gerektiği anlatıldı.

Medipol Üniversitesi’nde Beslenme ve Diyetetik öğrencilerine “Buğdayın tarihi, Üretim Süreci ve Mutfaklarda Kullanımı” konulu iki günlük eğitim düzenleyen,  Duru Bulgur;  protein ve lif kaynağı, besleyici, sağlıklı milli gıdamız bulgurun sofralarda ve beslenme listelerinde daha çok bulundurulmasına dikkat çekti.

Medipol Üniversitesi’nin Haliç ve Kavacık kampüsünde Beslenme ve Diyetetik Bölümleri öğrencilerine verilen eğitimde, bulgurun diğer besinlerle karşılaştırmalı besin değeri ve sağlığa faydaları ayrıntılı olarak anlatıldı.

Beslenme uzmanı ve diyetisyenlerin son zamanlarda beslenme listelerine, sağlıklı, doğal, fiyatı uygun milli yiyeceğimiz bulgur yerine ithal ürünler koyduklarını kaydeden Duru Bulgur Pazarlama Direktörü Ayşe Sarımehmet, ilk kez, geleceğin diyetisyeni gençlere bulgur eğitimi verdiklerini kaydederek şunları söyledi;

“Bulguru tanıtmak, gençlere sevdirmek için üniversitelerin Gastronomi ve Mutfak Sanatları bölümü öğrencilerine eğitimler başlattık. Birçok üniversiteye de giderek bulguru, geleceğin aşçılarına uygulamalı olarak anlattık.  Ancak son zamanlarda özellikle beslenme ve diyet uzmanlarının danışanlarına bulgur yerine kinoa gibi ithal ürünler tavsiye ettiklerini gözlemledik. Kinoa da sağlıklı bir besin ama bulgur zengin protein lif kaynağı olarak, besin değerleri bakımından beslenme ve diyet listelerine girmeyi kinoadan daha çok hak eden bir gıda. Amacımız milli gıdamız bulgura karşı farkındalık yaratmak ve bulgur ile ilgili detaylı bilgi aktarımında bulunmak.  Bulgur eğitimlerimize, hem akademik kadro hem de öğrenciler çok ilgi gösteriyor. Bulgur bizim milli bir besinimiz ama bulgurun tarihini, üretim sürecini, sağlığımız için önemini birçok kişi bilmiyor. Biz eğitim sırasında hem bunları hem de tüketici olarak sağlıklı bulguru nasıl seçmemiz gerektiğini ve mutfaklarda çok yönlü kullanımını da anlatıyoruz. Ülkemiz buğdayın anavatanı ve bizim öz besinimiz buğdaya ve bulgura sahip çıkmamız gerekiyor. Fiyatıyla da bütçeleri sarsmayan bulguru, üniversitelerde, liselerde hatta anaokullarında anlatıyoruz, anlatmaya da devam edeceğiz” dedi.

Eğitimi ilgi ile izleyen öğrenciler çeşitli sorular da sordular. Eğitim sonunda öğrencilere ve öğretim görevlilerine bulgur eğitim sertifikası ve Duru Bulgur yayınlarından çıkan “Tarihinden Tarifine Bulgur” kitabı hediye edildi.