Erozyon

22 Aralık 2016 Saat: 22:46
Ufuk Pekmertol
Uzun zaman birikimleriyle oluşan kazanım ve değerler , dış etkileşimlerle yapısal dengelerinin bozulmaya zorlanması sonucu yitirildiğinde yenilenebilir mi ?..

 Belki de.. Ancak yeniden uzun bir zamana, azme ve çabaya ihtiyaç duyarak. Emek ve özverili çabalarla yaratılan kazanımların değere dönüşme süreçleri de aynı emek ve çabayı gerektirir. Bu nedenle kazanım ve değerlerin kıymeti iyi bilinmelidir. Yaşamsal güven ve aidiyet duygusu içinde ülke sevgisi ile yaşayabilmek, hak ve özgürlüklerinin anayasa teminatı altında olduğu bir ülkede yaşadığının bilincinde olmak, çağdaş ve evrensel donanımlarla buluşabilmek kolayca feda edilebilir mi ?.

       Tarihsel sürecin süzgecinden geçen güzelim Türkçemizin emperyal kuşatma ve özensiz medyatik etkilerle bozundurulması bir dil evrimi midir?.

       Folklorumuzdaki müzikal ve lirik anlatımın “Yurttan Sesler” özeninden otantik yapısı gereği saptırmacısıyla şive bozukluklarının abartıldığı bir ortama taşınmasının halkçılıkla ne gibi bir bağı olabilir?.

        İnsanları birbirlerine yakınlaştıran sportif rekabetin seyrine “Meydan Muharebesi” güdüsünü egemen kılarak bilim , sanat ve sporda insanın yücelişi yerine vahşeti sergilemek çağdaşlık sayılabilir mi?.

         Evrensel gelişimin somutlandığı özenli Atatürk gardırobundan özensiz feodal örtünme formuna dönüştürülme sürecine atılım denilebilir mi ?.

         Mektepli olmak yerine alaylı olmayı yeğlemek ve bununla övünür olmak, cahilleştirme programlarına savrulan genç kuşağın birlikte üretebilme coşkusunu bireysel kolaycılıklara terk edişine seyirci kalmak gelişmek midir ?.

         Emperyal kararlarla tek merkezden hazırlanan, toplumun ortak vicdanını, örf, adet ve geleneklerini hiçe sayan, insan onuru sınırlarını zorlayan görsel medya programları eğlendirici olabilir mi ?.

 Özgür Basının , etik sorumluluğundan sıyrılarak medyatik gücün kanatlarındaki efelikle algı yönetimlerine çerez olması kamuoyu oluşturmak mıdır ?.

Bir değeri yaratma çabasını saflıkla nitelerken sistem boşluklarından sağlanan karşılıksız değerlerin üstüne “Lök” gibi oturmaya alkış tutmak bir sosyal olgu mudur ?.

Sıcak otomobilin içinden gaza yüklenirken ihmal edilmiş yolun ayıbı birikinti suyla kaldırım kenarındaki insanları çamurlamak gelişmiş fanteziler midir ?.

Elbette hiçbiri değildir. Bunun adı “EROZYON” dur.

Erozyon, bitki örtüsünün bilinçsizce tahribi sonucunda toprağın parçalanarak yüzeysel akışlarla eğim yönünde taşınması olgusudur. Kısaca yüzlerce yılda oluşan değerlerin yitirilmesidir. Erozyonla savaş her yurttaşın yurttaşlık görevidir.

YORUMLAR

Lütfen Resimdeki kodu yazınız